İNSAN KAZANMANIN ALTIN KURALLARI
Sağlam temmelleri olan sıkı dostluklar, aşklar,
ilişkiler kurmak aslında hiç de zor değil. Gerçekten istemekle başlıyor herşey.
Her zaman kazanan siz olabilirsiniz.
Dost ya da sevgili, işte herşeyden önce İNSAN kazanmak
için altın kurallar..
Ne istediğinizi bilin
Yalnızca mutlu zamanlarınızda günü kurtarma kaygısıyla yanınızda
olacak sığ bir arkadaşlık mı istediğiniz? Yoksa daha derin daha anlamlı bir
paylaşım mı?
İlk önce sıradan bir arkadaştan öte, size bağlı ve sizi çok
seven, hayatında olan birçok şeyi sizinde paylaşan birinin hayatınızda olmasını
istediğinizden emin olmalısınız.
Doğru kişi
Siz kendinize güveniyorsunuz ve iyi bir dostluğu
hakettiğinizi düşünüyorsunuz. Bunun gibi dost olmak istediğiniz kişinin de tüm
bu çabalara değecek biri olduğundan emin olmalısınız. Gözlemleyin. İnsanlarla
olan ilişkilerine bakın. İlk dikkat edilmesi gereken güleryüzlü olup
olmadığıdır. Çok basit gibi görünse de, güleryüzlü insanların bilinç altından
diğer insanlardan daha vefakar, daha samimi ve temiz niyetli oldukları
sinyalini gönderdiklerini göz ardı etmeyin. Seçimlerinizde faydasını
göreceksiniz.
Kendiniz olun
Her zaman kendimizden eminizdir. Fakat yinede zaman zaman
istemeden de olsa olmadığımız biriymiş gibi görünmek isteriz. İlk aşamalarda bu
hoşunuza gitse de devam ettirmekte zorlanabilirsiniz. Bu durum samimiyetsiz
algılanmanıza neden olur ve kişiliğinizin dışında bir karakteri canlandırmak ya
da duygularınıza davranışlarınıza engel olmak vücut kimyanıza uymaz ve dış
görünüşünüzde eğreti bir algıya da neden olur. Karşı taraf da nedenini
çözemediği bir sebepten sizi sevemediğini düşünebilir. Tamamen hissettiğiniz
gibi, kendi varoluşunuzu yaşayın. Zaten sizi olduğunuz gibi sevmeyen birinden
size dost olmayacaktır.
Gülen yüzünüz hiç
solmasın
Bu demek değildir ki her tür duygunun içinde bile gereksiz
bir gülümsemeyle gezin. Bu tam tersi olumsuz bir algı yaratabilir. Ancak
güleryüz, insan iletişiminde sözün devreye girmediği o ilk anda ilişkinin
geleceğini belirleyen unsurdur. Ve dahi sizin de kendinizi sevmenizi
sağlayacaktır. Bir gülümsemeyle başlar herşey. Gülümsemek sıcaklıktır, tüm iyi
niyetlerin bir sunumudur. Siz bir dostunuza gülümsemekle tüm arkadaşlığınızı ve
tüm güzel duygularınızı ona sunmuş olursunuz. Göz göze gelindiğinde hiç kimse
yoktur ki kendisine gülümseyen kişiye karşılık vermeden dönüp geçebilsin. Siz
de bu refleksin avantajını kullanın, içinizden geldiğince gülümsemeyi ihmal
etmeyin. :)
Tam destek hep destek
İyi gün değil kötü gün dostu olmak makbuldur derler hep. Gerçek
bir dostun hiç sıkılmadan sizin üzüntülerinizi paylaşabileceğini ve elinden ne
geliyorsa yapabilecek potansiyele sahip olduğunu biliyoruz. Siz de her zaman
yeri geldiğinde derdinizi dinleyecek ve size omuz olacak birini aramaz mısınız?
Demekki karşınızdaki dost adayının da sizden bu gibi beklentileri olacak, ve
siz yeni tanışmış bile olsanız üzgün bir anında tatlı sözlerinizle hiç ummadığı
bir anda yarasına bir yara bandı yapıştırarak önce hayranlığını sonra sevgisini
kazanacaksınız.
“Ben” lik yapmayın
Tabi ki sizin de bir benliğiniz var. Ancak egoların çok
fazla devreye girdiği ilişkilerin yıpranıp tükendiğini söylememize gerek
yoktur. Ne çok ben demeli ne de benliğinizden ödün vermelisiniz. Önemli olan
dozunu iyi ayarlamak.
Empati kurmayı
öğrenin
Empati iletişimi kolaylaştırır. Empati yeteneği gelişmiş
insanlar birbirleriyle konuşmadan dahi iletişime geçebilirler. Bir çok kişi
empati kelimesinin sözlük anlamını bilse de, uygulama konusunda o kadar
başarılı olamaz. Empati, yalnızca karşımızdaki kişinin yerine kendimizi koymak
değil, aynı zamanda onun duygularını çözümledikten sonra nasıl davranılması
gerektiğini iyi analiz etmektir. Hatalı bir davranışta bulunmamak için,
objektif olarak tepeden bir gözle bakıyormuşcasına durum değerlendirmesi
yapabilirsiniz.
Sahtelikten uzak
durun
Siz siz olun, sahte sevinç ve üzüntü rolleriyle dostluğunuzu
pekiştirmeye çalışmayın. Adına gerçekten sevinmediğiniz ya da adına
üzülmediğiniz biriyle dost olamayacağınızı sakın unutmayın. Rollerde yaşatılan
bir dostluk size yetiyorsa orası ayrı.
Fazla samimiyet göz
çıkarır
Sahtelikten kaçınmak gibi, samimiyetin ilginin ve sevginin
fazlası hem sizi yorar hem dostunuzu bezdirebilir. Dozunu uygun gördüğünüz
kadarıyla takdir edebilirsiniz. Biz genellikle göz kararı samimiyet diyoruz..
Saygı olmazsa olmaz
İnançlarına, prensiplerine, kişiliğine kısacası değerlerine
saygı gösterin. Dokunulmaz alanlarına girmemeye çalışın. İzin verdiği kadar
özeline girin ve gerektiği durumlarda saygı duyduğunuzu sözlü olarak da
belirtin.
İlişkinizin sınırını
belirleyin
Kendinizi ona karşı aşırı sorumlu hissetmediğiniz gibi, onun
da aşırı sorumlu olmasını beklemeyin. Kökleşmiş dostluklarda sorumluluklar
doğabilir ancak bu seviyeye gelecek ilişkiler için çok zamana ihtiyaç vardır.
Genellikle aranan kişi olmaya özen gösterin. Ara sıra sizi özlemesine fırsat tanıyın.
“Hayır!”
Bu konuda başarılı olmak çok önemli. Eğer onun da size saygı
duymasını ve size karşı ölçülü davranmasını istiyorsanız hayır demesini
bilmelisiniz. Bazı durumlarda karşnızdaki kişiyi kırmamak ya da incitmemek
adına hayır demek zor gelebilir, fakat doğru olan buysa ve hayır demeniz
gerekiyorsa, istisnaların dışında tavizden kaçının. Verdiğiniz her tavizde
sizden birşeyler gidecektir, buna izin vermemelisiniz.
En önemlisi; dostluğun ne olduğunu anlamaya çalışın.
Arkadaşlık ile dostluk kavramlarını birbirlerine karıştırmamalısınız.
Unutmayın, tüm bunlar
her zaman çaba gerektirir ve siz değerli vaktinizi İNSAN kazanmak gibi güzel
bir amaç uğruna feda edecek kadar iyiliği ve güzelliği hak ediyorsunuz. İnsanlara
sizi tanımaları için ve kendilerini ifade etmeleri için fırsat tanıyın.
Kazanımlarınızın farkına varacaksınız.
Öyleyse bırakın
seçtiğiniz kişi de sizi hak etsin ve karşılıklı güzel bir ilişkiyi sağlam bir
temel ile inşaa edin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkür ederiz..